Bu Ne Yaman Çelişki Böyle

15 Temmuz Sözde Darbe girişiminde meydana gelen olaylar sonrasında kamuoyunda Akıncı Davası olarak bilinen ve 77 Kişinin ölümünden sorumlu tutulan askerler arasında savunma yapan dönemin Hava Kuvvetleri Genel Sekreterlik Plan Koordinasyon Şube Müdürü Kurmay Albay A. Durmuş anlatıyor.
Yapılan sözde yargılamalar sonucunda 79 Kez ağırlaştırılmış Müebbet Cezası gibi çok ağır bir şekilde cezalandırılan Kurmay Albay A. Durmuş, tutuklu bulunduğu süre içerisinde kendisine yöneltilen onlarca suçlama ve iftralara cevap verebilmek, savunma yapabilmek amacı ile talep ettiği bilgisayardan bile mahrum edilmiş, adeta savunma bile yapamasın diye düşünülerek çaresiz bırakılmıştır. Ancak iddianamede geçen onca ağır suçlamalara ve iftiralara rağmen büyük bir gayretle ve el yazısı ile hazırladığı savunmasıyla iddanameyi çürütmeyi başarmıştır.
77 Ölümle ilgili olarak isim isim tek tek büyük bir zahmetle ve imkansızlıklar içinde bilgi toplayarak savunma yapan Kur.Alb. A. Durmuş karşısında, onu yargılayan rejim hakimi susmaktan ve ölü numarası yapmaktan başka bir çare bulamamış ama yine de en ağır ceza vermekten geri kalmamıştır.
İddianamede; 77 ölüm vakasının isimleri açıklanmış, ayrıca bu ölümlerin Akıncı Lojman Nizamiye, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Kavşağı ve Jandarma Genel Komutanlığı önünde olduğu belirtilmiş ve yapılan suçlamalara Kur.Alb Ali Durmuş bölgelere göre vefat eden vatandaşlarımızla ilgili tek tek isim isim açıklama yapmıştır ve hakimin yüzüne gözünün içine bakarak şu soruları sormuştur;
*Akıncı Lojman Nizamiyesinde vefat eden 8 vatandaşımızla ilgili olarak hastane kayıtları ve balistik raporları olmasına rağmen ölüm belgeleri/otopsi raporları neden yoktur ve nerede saklanmaktadır ?
*Ölüm olayları ile ilgili olarak maktüllerin, tanıkların ve olay yerindeki insanların HTS kayıtlarının defalarca istenilmesine rağmen neden mahkemeye getirilmiyor?
*Marmaris-Genelkurmay-Jandarma Genel Komutanlığı ve Genelkurmay'da meydana gelen ölüm vakalarında aynı çelik nüve mermilerin keskin nişancılar tarafından kullanıldığı apaçıkken ve mevcut balistik raporlardan, hastane kayıtlarından ve bazı tanıkların anlattıklarından yola çıkılarak ölüm vakalrının keskin nişancı ile gerçekleştirildiği ortada olmasına rağmen mahkeme tarafından neden bu konu üzeri örtülüyor ?
*Sanıklar tarafından ve hatta savcılık tarafından da bazı ölümlerin aydınlatılması adına uzman bilirkişi istenmesine, HTS kayıtlarının mahkemeye getirilmesi talebine rağmen neden bu talepler duymazdan gelinerek, balistik raporlara ve HTS kayıtlarına bakılmaya gerek duyulmuyor ve o gece darbeci denilen askerlerin üzerlerine bu ölümler yıkılmaya çalışılıyor ?
*Uçak saldırısı ile öldüğü iddia edilen bazı ölümlerle ilgili olarak Mobese Kayıtları olmasına rağmen ve sanıklarca defalarca talep edilmesine rağmen bu kayıtlar neden mahkemeye getirilmiyor veya bu kayıtlar mahkemenin elinde ise mahkeme bu görüntüleri özellikle mi incelemekten kaçınıyor ?
Ancak rejim mahkemesi buz gibi ortada duran ve Keskin Nişancılar tarafından vurularak öldürüldüğü ortada olan bu vatandaşlarımızla ilgilenmek yerine altı boş ifadeleri mahkeme de esas delil olarak kabul ediyor ve en ağır cezalarla masum askerleri cezalanırıyor.
Sonuç olarak iddia edilen 77 ölümle ilgili olarak ek bir değerlendirme yapan Kur.Alb. Ali DURMUŞ 9 kişinin hiçbirinin ölüm belgesinin dahi olmadığı, 37 ölümün olayların çok öncesinde alakasız saatlerde olduğuna yönelik kanıtlarının olduğunu, 32 kişinin ise olay sonrasında alakasız saatlerde olduğunu, sadece 3 kişinin HTS kaydının mahkemede olduğu, onunda iddia edilen yer ve zamanla uyuşmadığını, ölümlerle ilgili olarak 58 kişi hakkında hiçbir tanık kaydı olmadığı, balistik rapor olarak sadece 15 ölümle ilgili balistik rapor olduğu ancak bunlarında iddinamedeki ölüm şekli ile uyuşmadığını belirtiyor. Ayrıca 77 ölüm vakasında geçen isimlerin başka iddianamelerde de başka yerlerde ölümünün iddia edildiğinin belirtmesine rağmen bunlar dikkate alınmıyor ve araştırma gereği duyulmuyor. Bu kapsam da 77 kişinin ölümü ile ilgili ortada suçlanabilecek bir asker şahıs bulunmadığını ifade eden Kur.Alb. Ali DURMUŞ bu ne yaman Çelişki diyerek sözlerine son veriyor.
Harun Kılınç