Org. Abidin Ünal - Hava Kuvvetleri Komutanı

Org. Abidin Ünal - Hava Kuvvetleri Komutanı
23/04/2025

I. 15 TEMMUZ ÖNCESİ FAALİYETLERİ

HvKK Abidin Ünal’ın Çalışılmasını Emrettiği “Kaos Planı” 15 Temmuz’da Yaşanmış!

Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’ın 15 Temmuz’dan birkaç ay önce, o gece yaşanacakların bire bir simülasyonunu yaptırdığı ve kumpasın başarı şansını ölçtürdüğü ortaya çıkmıştır. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde sanık sıfatıyla ifade veren Kurmay Albay Nihat Çırakoğlu, 15 Temmuz günü yürürlüğe konan ve “Kaos” ismi verilen seminer planının Abidin Ünal tarafından 15 Temmuz’dan birkaç ay önce kendisine hazırlattırıldığını ve bu planın o gece tıpatıp karşılarına çıktığını anlatmıştır. Kaos Planı’nın temeli, geniş çaplı bir terör alarmı verilmesi, sonrasında askerlerin hem polise destek vermek için bazı önlemler alması, hem de Genelkurmay ve Jandarma karargahlarına yapılacak baskınlarda/saldırılarda nasıl tutum takınacaklarına ilişkin bir sanal senaryodur. Hava Kuvvetleri bünyesinde Kuvvet Komutanı Org. Abidin Ünal’ın 15 Temmuz’a aylar kala, 15 Temmuz’da yaşanan hadiselerin neredeyse tıpatıp aynısının bir seminer planı olarak çalışılmasını emretmesi, o gece yaşandıktan sonra daha bir anlamlı hale gelmiştir.

Abidin Ünal’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Yaptığı Gizli Görüşmeler

Dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal’ın, 2016 yılı Nisan ayı içerisinde Genelkurmay Başkanına alenen yalan beyanda bulunarak (ağabeyinin hasta olduğunu beyan ederek) Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gizli görüşmeler yaptığı ortaya çıkmıştır. Hulusi Akar’ın emir subayı Yarbay Levent Türkkan, Genelkurmay Çatı dava dosyasındaki savunmasında bu olayda aldığı görevi anlatmıştır. Hulusi Akar'ın Baş Danışmanı Albay Orhan Yıkılkan da bu konuyu savunmasında detayları ile anlatmıştır.  Hulusi Akar'ın Özel Kalem Müdürü Albay Ramazan Gözel de ifadesinde bu olayı teyit etmiştir.

Levent Türkkan, Orhan Yıkılkan ve Ramazan Gözel, çatı dava dosyasındaki ifadelerinde, dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal'ın Mart 2016’da ağabeyinin acil bir kaza geçirdiğini beyan ederek Hulusi Akar'a haber vermeden Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gizli bir görüşmeye gittiğini beyan etmişlerdir. Albay Orhan Yıkılkan, savunmasında bu olayı anlatırken, bu hadiseyi Hulusi Akar’a, Cumhurbaşkanı Külliyesinden adı açıklanmayan bir şahsın gizli olarak haber verdiğini beyan etmiştir. Hulusi Akar suçüstü yapmak için emir subayı Levent Türkkan'ı özel emirle görevlendirerek Abidin Ünal'ın ağabeyinin evine ambulans ile göndermiştir. O esnada Abidin Ünal'ın evde olmadığı ve ağabeyinin ise kaza geçirmediği ortaya çıkmıştır. 

Abidin Ünal’ın Akp Milletvekili Şirin Ünal ile 13 Temmuz’da Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda “Protokolsuz” Yaptığı Görüşme

13 Temmuz 2016'da mesai bitimini müteakip AKP Milletvekili Şirin Ünal ile Abidin Ünal'ın Hava Kuvvetleri Komutanlığında “protokolsüz” olarak görüştükleri ortaya çıkmıştır. Bu buluşmada ne görüşüldüğü, cevabı beklenen sorular arasındadır.

Abidin Ünal, Cep Telefonuna Şirin Ünal’ı Neden “Şenol” İsmi ile Kayıt Etti?

Sanık avukatlarından Ayten İzmirli, Abidin Ünal'a “neden cep telefonunuzda Şirin Ünal'ın adı ‘Şenol’ olarak geçiyor? Gizli bir şey mi var?” diye sormuş, Ünal bunu izah edememiştir. 

Fişleme Listelerinin Kaynak Kişilerinden Biri, Şirin Ünal

Mahkemede sanık Cemil Turhan, müşteki olarak ifade veren Abidin Ünal'a sorgu esnasında fişleme listelerinin kaynağının Şirin Ünal olduğunu teyit ettirmiştir. 

Sanık Cemil Turhan'ın “15 Temmuz öncesinde doğrudan görüşen ve askerî personel ve generaller hakkında listeler veren 4 numaralı kaynağın Şirin Ünal olduğunu teyit eder misiniz?"  sorusunda Abidin Ünal bunu teyit etmiştir. 

Efes Tatbikatı Sonrası Aksaz Kampında HvKK Abidin Ünal, Erdoğan, Hulusi Akar ve Diğer Kuvvet Komutanları ile Tuğa. Cihat Yaycı'nın Gizli Toplantısı

31 Mayıs 2016 günü gerçekleşen Efes Tatbikatının seçkin gözlemci gününden sonra, TSK komuta heyeti (Org. Hulusi Akar, Org. Salih Zeki Çolak, Org. Bülent Bostanoğlu, Org. Abidin Ünal ve Org. Galip Mendi) Aksaz kampında ilginç bir şekilde 2 gün konaklamışlardır. Bu süre zarfında kampa eşlerini getirmeden 2 gün tatil yapmışlardır. Tatilin son günü akşam saatlerinde Aksaz kampının uzak bir bölgesinde yer alan, sadece generallerin kaldığı, helikopter iniş ve kalkışları için de müsait olan bölgedeki köşk ismi verilen yerde; Tayyip Erdoğan, Hulusi Akar,  Kuvvet Komutanları ve bir Tuğamiral, daha önceden programlarında olmayan ve resmî kayıtlarda tatilde göründükleri bir zamanda esrarengiz bir toplantı icra etmişlerdir. Erdoğan’ın helikopterle geldiği Aksaz’daki toplantıya, söz konusu Amiral de aynı gün gelmiştir. TSK’nın işleyişi gereği Kuvvet Komutanlarının katıldıkları toplantılarda, katılımcılar dışında her zaman özel sekreter veya emir subayı mutlaka yer alır ve not alır. Toplantı sonunda aldığı notları Komutana arz eder. Kuvvet Komutanı da alınan notlardan uygun gördüklerini direktif olarak karargahlarının kurmay başkanlarına verirler. Kurmay başkanı da ilgili başkanlıkları görevlendirerek emir, talimat, proje olarak komutan direktiflerinin yerine getirilmesini sağlar. Söz konusu toplantıya özel sekreter ya da emir subayları alınmamıştır. Ama o gün için bir Tuğamiral’in bu toplantıda yer alması dikkat çekicidir. 

 

II. 15 TEMMUZ GÜNÜ FAALİYETLERİ

15 Temmuz’da Kampta Olan Harbiyelileri Gündüz Ziyaret Eden Abidin Ünal: “Bu Çocukları Yormayın, Akşam Yorulacaklar”

Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal, 15 Temmuz günü rutin dışı olarak Hava Harp Okulu öğrencilerinin yaz dönemi için bulunduğu Yalova’daki kampı ziyaret etmiş ve  öğle yemeği sonrası Harbiyelilere bir konuşma yapmıştır.

Konuşmasında, “Biz yapan değil yaptıran olacağız”, “Komutanlara mutlak itaatin önemi” gibi 15 Temmuz için ilginç sayılabilecek temalar kullanmıştır. Daha sonra harbiyelilerin komutanlarına dönüp “Çocukların programı nasıl?” diye sormuştur. Öğleden sonra askerî eğitim ve toplu spor planlandığını duyunca, “Akşam zaten yorulacaklar, bu çocukları yormayın!” demiştir. Ünal’ın direktifi gereği bu faaliyetler iptal edilmiştir. Öğleden sonrayı istirahatle geçiren harbiyeliler, akşam olaylar başlayınca buradan otobüslere bindirilmiş ve kendilerini İstanbul’daki olayların ve Boğaziçi Köprüsü’ndeki halkın karşısında bulmuşlardır.

Abidin Ünal’ın, Eskişehir'e Görevlendirilen Korgeneral Kadıoğlu’nu Geri Çağırtması

Havada bulunan askerî hava araçlarının indirilmesi ve yurt genelinde uçuş yasağının uygulanmasına rağmen Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal, saat 21.30'a kadar hiçbir olağanüstü durum görmediğini söylemiştir.

Eskişehir BHHM, Türk Hava Sahasındaki tüm uçuşların icrasından sorumlu yetkili makamdır. Uçaklar ve radarlar uçuş için bu merkezden emir alırlar. 15 Temmuz 2016 gecesi bu merkez, zamanında ve etkili emirler vermiş olsaydı, uçaklar kalkmazdı. Ancak, sanki belli bir müddet, olayların başlaması için bilerek engellenmediği yönünde emareler vardır.

O dönemde Hava Kuvvetleri Komutanı, Orgeneral Abidin Ünal'dır. Aynı dönem Eskişehir Muharip Hava Kuvvet Komutanı, Korgeneral Mehmet Şanver'dir. 15 Temmuz gecesi Mehmet Şanver’in kızının İstanbul Moda Deniz Kulübünde düğünü gerçekleşmiştir. Eskişehir Muharip Hava Kuvvet Komutanı Yardımcısı ise Korgeneral Ziya Kadıoğlu’dur ve düğündedir. Geleceğin Hava Kuvvetleri Komutanı olarak bakılan Korgeneral Mehmet Şanver'in düğünü için 24 Havacı General de o esnada düğündedir. 

Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal saat 19.06’da, düğünde iken uçuş yasak emrinden haberdar edilmiştir. 

Türkiye'de hava sahasının kontrolü o dönem T.C. Başbakanı'nın yetkisindedir. Başbakan bu yetkisini Genelkurmay Başkanına devreder. Genelkurmay Başkanı da bu yetkiyi kendi adına Hava Kuvvetleri Komutanına verir. Yani hava sahasının kontrolünde sorumluluk Hava Kuvvetleri Komutanına aittir. 

Genelkurmay Başkanlığının, Silahlı Kuvvetler Komuta Harekât Merkezi aracılığı ile yayımladığı uçuş yasak emri sonrasında artık Hava Kuvvetleri Komutanı tüm özel ve farklı askerî işlerini bırakır ve derhal en seri şekilde görevinin başına geçer. Yani düğünde olması TSK teamüllerine göre olmaz, olamaz. 

Korgeneral Mehmet Şanver ifadesinde; yardımcısı Korgeneral Ziya Kadıoğlu'na olması gerektiği şekliyle derhal Eskişehir BHHM'ne gitmesi emrini verdiğini, Korgeneral Ziya Kadıoğlu’nun yola çıktığını, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal’ın ise bunu öğrendiğinde, "Bu aşamada gerek yok" dediğini ifade etmiştir.

Abidin Ünal’ın Askerî Uçuş Yasağını Öğrenmesine Rağmen Genelkurmay Başkanı veya Genelkurmay II. Başkanını Aramaması

Abidin Ünal’ın saat 19.05’te askerî trafiklerin uçuşunun yasaklandığını öğrenmesine rağmen saat 20.30’a kadar Genelkurmay Başkanı veya Genelkurmay II. Başkanını arayıp 'Ne oluyor?' diye sormadığı ortaya çıkmıştır. Yanındakilere konuyu 21.30'a kadar neden söylememiştir? Neden kasıtlı bir iletişimsizliği tercih etmiştir? Abidin Ünal'ın girişmediği tüm bu eylemler, sözde darbe başlamadan önce alınabilecek önlemlerdir. Almadığı bu önlemlerle sözde darbenin önü mü açılmak istenmiştir? Yok, öyle değil deniyor ise bu önlemleri alamayan bir orgeneral 15 Temmuz sonrası nasıl hala görevine devam edebilmiştir?

Abidin Ünal’ın uçuş yasak emrine ve Mehmet Şanver'in Kadıoğlu generali Eskişehir'e gönderme tedbirine rağmen düğüne devam ediyor olması, saat 23.55’e kadar düğünde kalmış olması izah edilir bir durum değildir. 

Hava Kuvvetleri Komutanı olarak kariyerinin en ciddi ve vahim sonuçlarını doğuran yasağının uygulandığını öğrenen Abidin Ünal'ın, bağlı olduğu Hulusi Akar'ı derhal araması gerekirken bir buçuk saat aramaması, 20.30'da Akar'a ulaşamadığını iddia eden Ünal'ın bir üstteki amiri olan Başbakanı 00.00'a kadar, üç buçuk saat aramaması nasıl izah edilebilir? 20.30'da Akar'a ulaşamayan Ünal'ın bir üst amiri olan Başbakan'ın telefonunu çaldırmak için 00.00'a kadar üç buçuk saat beklemesi kabul edilir gibi değildir. Bir Kuvvet Komutanı gerçekten istiyorsa Genelkurmay Başkanına, Genelkurmay II. Başkanına, Başbakana, belki bir Bakana mutlaka ulaşır. Abidin Ünal bu konuya izah getirememiştir. Ülkede sözde darbe girişimi olurken Ünal'ın Başbakan'ı aramayı olabildiğince geciktirmesi, Başbakanın telefonunu birkaç kez çaldırmakla yetinmesi, sanki devletin işleyişini bilmiyormuş gibi Başbakana ulaşamayınca Başbakanlık Müsteşarına, Millî Savunma Bakanına ve diğer bakanlara ulaşmayı düşünmemesi ancak kasıtla açıklanabilir.

Bu durum o gece TSK ve devlet zirvesindeki kasıtlı iletişimsizliğin, önceden bu konudaki fikir birliğinden kaynaklandığının bir emaresidir. 

Rejim Tarafından Sözde Darbenin 1 Numarası İlan Edilen Org. Akın Öztürk’ün Abidin Ünal’ın İsteği Üzerine Akıncı Üssüne Gitmesi

Mahkemede, 15 Temmuz‘da gecenin ilerleyen saatlerinde, İstanbul’da bulunan Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’ın kendisini aradığını ve neler olup bittiğini öğrenmesini istediğini anlatan Öztürk, “Bunun üzerine lojmandan ayrılarak Akıncı Üssü 143. Filoya gittim. Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın da tutulduğu odaya girdim. Burada Akar dışında yanılmıyorsam Kubilay Selçuk, Ömer Faruk Harmancı, Hakan Evrim ve Mehmet Dişli vardı. Genelkurmay Başkanı bana, ‘bunlar darbe yapmak istiyor, bunlarla konuş ikna et, vazgeçsinler’ dedi. Ben de Genelkurmay Başkanımızın ifadelerini kullanarak, ‘yanlış yaptıklarını, vazgeçmelerini’ söyledim” diye konuşmuştur.

15 Temmuz’da Derdest Edildiği İddia Edilen Abidin Ünal’ın Akıncı Üssünde Serbestçe Dolaşması

Abidin Ünal, İstanbul'dan derdest edilerek Ankara 4.Ana Jet üs Komutanlığına getirildiğini iddia etse de, Akıncı Üssü 141. Filo içersindeki kamerada sözde darbeci dediği askerlerin arasında elleri serbest ve iki eli cebinde olacak şekildeki fotoğrafını ve bu şahısların kendisine meyve suyu ve çay ikramlarını izah edememektedir. İddiasına göre kendisini derdest etmeye gelen Muharebe Arama Kurtarma (MAK) personeline “benim emniyetimi almak istiyorsanız çıkın dışarıda alın, bizden uzak durun” demiştir, onlar da emre itaat edip uzaklaşmışlardır. Abidin Ünal da bu esnada telefon koordinesine devam etmiştir. Bir müddet sonra herkes kelepçelenmesine rağmen, Abidin Ünal'a kelepçe takılmamıştır. Cep telefonları alınmamıştır. Akıncı'ya kadar uçakta/helikopterde cep telefonu ile konuşmasına mani olunmamıştır. Ayrıca filoda, elleri cebinde rahatça dolaşabilmiştir.

Akıncı dava dosyasında yargılanan ve Abidin Ünal'ı Akıncı Üssüne inerken pistte karşılayan ve Akıncı Üssü 141.Filoya götüren teğmenler beyanlarında, “kendilerinin esas duruşta bekleyip de karşılama yaptıklarını, tüm bu yaşananları aldıkları kanuni emri yapıyor kastı ile yaptıklarını ve minibüs ile 141.Filoya götürülürken Kuvvet Komutanları olan Abidin Ünal'ın kendilerine hiçbir şekilde darbeden vs. bahsetmediğini” beyan etmişlerdir.

Akıncı dava dosyasında yargılanan ve o gece Abidin Ünal'ın yakın koruma astsubayı olan Fatih Kahraman, “Abidin Ünal'ın kendisini de yanına alarak 141.Filodan farklı bir yerde bulunan Akıncı Üssü karargâhına gittiklerinde karargâh üssü binası dışında bir sundurmada Genelkurmay Başkanı ile baş başa görüştüklerini” beyan etmiştir.

 

III. 15 TEMMUZ SONRASI FAALİYETLERİ

Abidin Ünal’ın Yüksek Askerî Şura Öncesi 15 Temmuz ile Alakası Olmayan Yedi Generalin İstifasını İstemesi

Abidin Ünal: “İstifa etsinler yoksa iki gün sonra ihraç olacaklar.”

15 Temmuz sözde darbe girişiminin ardından erken bir tarihe alınan Yüksek Askerî Şura (YAŞ) toplantısında terfi beklerken toplantı öncesi gelen bir telefonla TSK’dan istifa etmesi istenen Tuğgeneral Mehmet Yalınalp yaşadığı süreci şöyle anlatmıştır: ‘‘Tabi benim beklentim hiçbir olaya karışmamış, olayların tamamen dışında birisi olarak görevimin tamamlanması ve Türkiye’ye dönmem yönündeydi. Üs komutanı olarak bir görev veya mevcut görevimde devam etmeyi bekliyordum. Ancak maalesef olaylar böyle gerçekleşmedi. Tutmuş olduğum notlarda var, 27 Temmuz’da Yüksek Askerî Şura toplantısı yapılacaktı. Bundan iki gün önce Hava Kuvvetleri’nden bir binbaşının beni acil aradığını öğrendim. Tabii binbaşının araması ilginç. Bu binbaşının sicil şubede görevli olduğunu öğrendim. Bu şube, generallerin özlük haklarını takip eden şubedir. Bu binbaşıya ulaştım ve neden beni aradığını sordum. O da, ‘Komutanım istifa ettiniz mi?’ diye sordu. Dedim ki ‘Ne demek istiyorsunuz? Neden istifa edeyim?’. Binbaşı, ‘Komutanım, Hava Kuvvetleri Komutanımız size ulaşmadı mı?’ diye sordu. ‘Yok, ulaşmadı’ diye cevap verince binbaşı, ‘Hava Kuvvetleri Komutanımız sizin dışınızda 7 tuğgenerali daha aradı, hepsinden istifa etmesini istedi. Hepsi kabul etti. Size de ulaşmıştır diye düşündüm, o yüzden aradım’ ifadelerini kullandı.”

Abidin Ünal’ın Emeklilik Sonrası İspanya/İbiza’da Yaşaması

15 Temmuz’daki kritik rolü ile bilinen Abidin Ünal’ın İspanya’nın İbiza şehrinde yaptırdığı evde yaşadığı ortaya çıkmıştır. Abidin Ünal, Hulusi Akar ile birlikte Akın Öztürk’ü Akıncı Üssüne görevlendirmişti.

Avukat Lale Demirkaya, konuyla ilgili ifade tutanağını alıntılayarak yaptığı paylaşımda, “15 Temmuz gecesi Hava Harbiyeli öğrencileri dışarı çıkarmak için tatbikat emrini de o vermişti. Ödülünü çok önceden peşin almış olmalı ki, İspanya İbiza’da 2014 yılında yaptırdığı evde yaşıyor an itibarıyla.” ifadelerini kullanmıştır.

Kaynaklar

- Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi 2017/109 Esas sayılı [Çatı] dava dosyası kapsamında 24.12.2018 tarihinde Yarbay Levent Türkkan’ın savunmasındaki beyanı

- Eskişehir Muharip Hava Kuvvet Komutanı Korgeneral Mehmet Şanver'in Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi 2017/43 Esas sayılı [Akıncı] dava dosyasına müşteki olarak dinlenen ifadesi

- Abidin Ünal'ın Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesinde 2017/109 Esas sayılı dava dosyası kapsamında 21.02.2018 tarihli duruşmada müşteki olarak verdiği beyanı

- Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi 2017/43 Esas sayılı [Akıncı] dava dosyasında sanık Reşat Bora'nın 17.01.2018 tarihli savunması

-  Silahlı Kuvvetlerin bir mensubu, işlemediği bir kabahat için bedel ödemez!

- https://15temmuzgercekleri.com/15-temmuzda-olume-gonderilen-harbiyelileri-gunduz-ziyaret-eden-abidin-unal-bu-cocuklari-yormayin-aksam-yorulacaklar/

- https://15temmuzgercekleri.com/akincilar-ussunde-saklanan-goruntuler/

- AKP Milletvekili Şirin Ünal’ın, 15 Temmuz öncesinde HvKK Abidin Ünal ile görüşmesi de gizlenmiş

- TSK Komuta Kademesi ile Erdoğan’ın Esrarengiz Buluşması