Ora. Bülent Bostanoğlu - Deniz Kuvvetleri Komutanı

Ora. Bülent Bostanoğlu - Deniz Kuvvetleri Komutanı
23/04/2025

I. 15 TEMMUZ ÖNCESİ FAALİYETLERİ

Aksaz Kampındaki Gizli Toplantı

Haziran 2016’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile TSK komuta kademesinin Aksaz Askerî Tatil Kampı’nda gizli bir toplantı yaptığı iddia edilmiştir. Bu toplantının içeriği hakkında kamuoyuna herhangi bir açıklama yapılmamış, toplantının kayıtlara geçirilmediği belirtilmiştir. Toplantıya dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi’nin katıldığı ifade edilmektedir.

MİT’in Elmadağ Harp Karargâhına Keşif Talebi ve Ziyareti

15 Temmuz öncesinde dikkat çeken bir diğer gelişme, MİT’in Elmadağ Harp Karargâhı’na gerçekleştirdiği olağandışı ziyarettir. Bu ziyaret, Deniz Kuvvetleri Karargâhı tarafından başta reddedilmiş, ancak Oramiral Bülent Bostanoğlu’nun onayıyla gerçekleştirilmiştir. MİT heyetinin, karargâhın tüm alanlarını gezmesi ve kapsamlı bir brifing alması, ziyaretin sadece rutin bir inceleme olmadığı, aksine bilgi toplama veya belirli bir hazırlık faaliyeti niteliği taşıdığı yönünde şüphe uyandırmaktadır.

Bu ziyaretin, Akıncı Üssü’nde sözde darbe kalkışması öncesinde yaşanan benzer keşif faaliyetleriyle paralellik göstermesi dikkat çekicidir. Elmadağ Harp Karargâhı’ndaki bu hareketlilik, 15 Temmuz süreciyle ilişkili bir planın parçası olup olmadığı konusunda soru işaretleri doğurmuştur.

 

II. 15 TEMMUZ GÜNÜ FAALİYETLERİ

Heybeliada’daki Gizli Toplantı (14:00-15:30)

15 Temmuz günü saat 14:00 civarında, dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu ve Donanma Komutanı Oramiral Veysel Kösele, Heybeliada’daki Deniz Lisesi mezuniyet töreni öncesinde faaliyet programlarında bulunmayan sürpriz bir toplantı gerçekleştirmiştir. Yaklaşık 1,5 saat süren bu toplantının içeriği hala bilinmemekte olup, bugüne kadar kamuoyuna herhangi bir açıklama yapılmamıştır. Savcılar, bu toplantının detaylarını araştırmamış, toplantıyla ilgili soruşturma açılmasına yönelik taleplerin tamamı reddedilmiştir. Bostanoğlu savcılık ifadesinde, 15 Temmuz günü annesini ziyaret ettiğine dair detaylar verirken, bu toplantıyı tamamen gizlemiş ve içeriğine dair hiçbir beyanda bulunmamıştır.

Önceden Bildiğine Dair Bulgular

Bostanoğlu, saat 18.25’te ailesiyle birlikte İstanbul’da annesinin evinde bulunmuştur. Saat 19.15’te evden ayrılıp 19.30’da Yeşilköy Çınar Otel’de bir düğüne katılmıştır. Burada dikkat çeken bir detay, emir subayını ve araç sürücüsünü düğüne almayarak onları düğünden uzaklaştırması olmuştur. Daha sonra verdiği ifadede, bunu “güvenlik önlemi olarak aldığını ve darbecilerin kendisini etkisiz hale getirmemesi için bir tedbir olduğunu” belirtmiştir. Öte yandan bu durum, Bostanoğlu’nun sözde darbe girişimini önceden bildiğine dair şüpheleri artırmıştır. 15 Temmuz gecesi kendisinin belirlediği kişilerle 150 telefon görüşmesi yapmasına rağmen Hulusi Akar ve Yaşar Güler ile görüşmemesi de dikkat çekmektedir.

İlk Bilgiler ve Harekete Geçmemesi

Bostanoğlu, saat 22.23’te Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkan Vekili Tümamiral Macit Arslan’dan TSK’da olağandışı bir hareketlilik olduğuna dair bilgi almıştır. Ancak bu bilgiye rağmen herhangi bir harekete geçmemiştir. Aynı dakikalarda, emir subayını arayarak Ankara’daki gelişmeleri kontrol etmesini istemiştir. Saat 22.33’te emir subayı düğüne gelmiş ve Bostanoğlu’nu bilgilendirmiştir. Saat 22.34’te İzmir Özdere’de tatilde bulunan Kurmay Başkanı Koramiral Serdar Dülger, kendisini arayarak Ankara’da olağanüstü gelişmeler yaşandığını söylemiştir. Ancak konuşmasında “darbe” kelimesini kullanmamıştır.

Florya’daki Bekleyiş ve İletişimi Kesmesi

Saat 22.35’te Bostanoğlu, düğünü terk etmiş ve ailesiyle birlikte Florya’da Atatürk Havalimanı yakınındaki İSPARK otoparkına geçmiştir. Saat 23.11’de cep telefonunu kapatarak yaklaşık iki saat boyunca iletişimi kesmiştir. Saat 23.30’da otoparktaki araçlar azalınca buradan ayrılıp Yeşilyurt-Yeşilköy bölgesinde dolaşmaya başlamıştır.

Saat 23.50’de Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Şükrü Zorlu, kendisini kriz merkezine çağırarak harekete geçmeleri gerektiğini söylemiştir. Ancak Bostanoğlu bunu reddetmiştir. 16 Temmuz saat 01.00’de SAT Komutanı Albay Turan Ecevit, güvenliği için bot göndermeyi teklif etmiş fakat bu teklif de kabul edilmemiştir. Bostanoğlu daha sonra bu görüşmeleri, emir subayının cep telefonu üzerinden yaptığını ifade etmiştir.

Donanma ve Gemilerin Harekete Geçirilmesi

15 Temmuz gecesi, Karadeniz’de 1, Marmara’da 13, Ege’de 7 ve Akdeniz’de 8 olmak üzere toplam 29 savaş gemisi, “Terör Saldırısı İhbarı” gerekçesiyle seyre kaldırılmıştır. Bu hareket, Deniz Kuvvetleri’nin muharip gücünün yaklaşık %70’ine denk gelmekteydi. Ancak o gece seyre çıkmanın, sözde darbe girişimine destek verme anlamına gelmesi, gemilerde görev yapan binlerce personeli doğrudan şüpheli duruma düşürmüştür.

Foça’da seyre çıkan tüm gemi personeli savcı tarafından sorgulanmış ve gemi komutanlarının tamamı sanık olarak yargılanmıştır. Gölcük’te ise Donanma Komutanlığı tarafından hazırlanan özel bir listeye göre belirlenen kişiler sanık yapılmış, diğerleri hakkında işlem yapılmamıştır. Aksaz’daki gemilerle ilgili ise neredeyse hiç soruşturma açılmamıştır. Aynı gece aynı emirleri alan ve benzer faaliyetlerde bulunan bazı gemi personeli sanık ilan edilirken, bazıları kahraman ilan edilmiştir.

Baskı Sonrası Yapılan Açıklamalar

Bostanoğlu, saat 01.11 civarında telefonunu yeniden açmış ve bu sırada Donanma Komutanı Koramiral Veysel Kösele ile görüşmüştür. Kösele, bu görüşmeden önce kendisine defalarca ulaşmaya çalıştığını beyan etmiş; ancak uzun süre cevap alamadığını belirtmiştir.

Görüşme sırasında Koramiral Kösele’nin, “Komutanım tarafınızı belli edin, derhal açıklama yapın, yapmayacaksanız ben yapacağım” şeklinde net bir çağrıda bulunduğu ifade edilmiştir. Bu sözlerin ardından Bostanoğlu’nun harekete geçtiği görülmektedir.

Bostanoğlu kısa bir süre sonra, saat 01.17’de dönemin Millî Savunma Bakanı Fikri Işık ile bir görüşme gerçekleştirmiş ve  takiben saat 01.24’te CNN Türk’e bağlanarak kamuoyuna yönelik açıklamalarda bulunmuştur.

Bostanoğlu'nun bütün bu sürecin sonunda, Millî Savunma Bakanı ile görüşmesinin ve canlı yayına çıkıp açıklama yapmasının ancak Donanma Komutanı Koramiral Veysel Kösele’nin baskısıyla gerçekleştiği anlaşılmaktadır.

Kriz Anındaki Hareket Tarzı ve Karargâha Dönüş

Bostanoğlu, 16 Temmuz sabahı saat 07.23’te Ataköy Polis Amirliği’ne, saat 08.00’de ise Bakırköy İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne geçmiş ve burada 11.30’a kadar kalmıştır. Ancak, sözde kalkışmanın bastırılmasının ardından dahi Deniz Kuvvetleri Karargâhına dönmemesi ve olaylara karşı herhangi bir inisiyatif almaması, aktif bir tutum sergilemediğini açıkça göstermektedir. 17 Temmuz saat 09.00’da karargâha geri dönmesine rağmen, bu süreçte herhangi bir emir vermemesi, askerî hiyerarşi içindeki sorumluluklarını yerine getirmediğini ortaya koymaktadır.

 

III. 15 TEMMUZ SONRASI FAALİYETLERİ

Bostanoğlu`nun Pasif Tutumuna Rağmen Kahraman İlan Edilmesi

15 Temmuz gecesi boyunca Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu’nun herhangi bir liderlik göstermediği, kriz yönetiminden kaçındığı ve saatler boyunca Florya’daki bir otoparkta bekleyerek süreci pasif şekilde izlediği anlaşılmaktadır. Emir-komuta zincirini işletmeyerek, Deniz Kuvvetleri’ni yönlendirmek yerine sadece belirli kişilerle temas kurmuş ve süreci yönetmekten kaçınmıştır.

Bostanoğlu’nun 15 Temmuz gecesi boyunca herhangi bir somut eylemde bulunmaması, buna rağmen kahraman ilan edilmesi dikkat çekici bir durumdur.

Kaynaklar

- Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi 2017/109 Esas sayılı [Çatı] dava dosyasına ait Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının İddianame No:2017/1258 sayılı [Çatı] iddianamesi § 616-619

- Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2017/4 Esas ve 2018/35 sayılı gerekçeli karar ve dava dosyasında sanık savunmaları ve dosya delilleri

- TSK Komuta Kademesi ile Erdoğan’ın Esrarengiz Buluşması